YÖNETİM KURULU BAŞKANI KAMUOYU ÇAĞRISI!

YÖNETİM KURULU BAŞKANI KAMUOYU ÇAĞRISI!

"Toplumumuzda artan şiddet olayları, sadece bireylerin değil, tüm toplumun bir araya gelerek çözüm araması gereken bir mesele haline gelmiştir. Bugün, şiddet sadece bireysel değil, küresel bir tehdit unsuru olarak da karşımızda durmakta ve ülkemiz için bir beka sorununa dönüşmektedir. Özellikle de jeopolitik risklerin arttığı bu dönemde, iç huzurun sağlanması ve toplumun tüm katmanlarında mutluluğun ve güvenin teminat altına alınması, ülkemizin gelecekteki istikrarının temelini oluşturmaktadır.

Öncelikle, sanatçılar, medya çalışanları ve içerik üreticileri gibi topluma dokunan tüm profesyonellerin, şiddet içeren ve bu olguyu normalleştiren yapımlardan uzak durmaları büyük önem taşımaktadır. Çünkü şiddet içerikli senaryolar, şarkı sözleri veya görsel medyalar, farkında olmadan toplumdaki algıları şekillendirerek şiddetin normalleşmesine katkıda bulunabilir. Bu tür içerikler üretmeye devam edenler, toplumun bilinçli bir protestosu ve kamuoyunun itibarsızlaştırıcı tepkisiyle karşılaşmalıdır. Bu tepki, sessiz bir dönüşüm sürecini başlatarak şiddetin toplumdaki görünürlüğünü azaltabilir.

Sanatçılar, toplumda rol model olarak kabul edildikleri için bu dönüşümde özel bir yere sahiptir. Şiddet içeren yapımlara katılmayı reddetmekle kalmayıp, bu tür projelere karşı duruş sergileyerek topluma örnek olabilirler. Aynı zamanda, reklam kampanyaları, müzik klipleri, dizi ve film senaryoları gibi geniş kitlelere ulaşan yapımlarda da şiddet unsurlarının yer almaması, toplumun şiddetten uzaklaşmasına katkıda bulunacaktır. Böylece, sadece okullarda değil, bireylerin günlük hayatlarında karşılaştıkları tüm içerikler, onları daha barışçıl bir dünya algısına yönlendirebilir.

Eğitim sistemi de bu toplumsal mücadelenin en önemli bileşenlerinden biridir. Öğretmenlerin ve eğitim kurumlarının, çocukları sadece akademik başarıya odaklanarak değil, iyi birer insan olarak yetiştirmeyi amaçlamaları gerektiği günümüzde artık daha net görülmektedir. Bu doğrultuda, değer eğitimi ve ahlak dersleri, okullarda temel bir yer edinmelidir. Çocuklara empati kurmayı, sağlıklı iletişim yollarını ve şiddetten uzak durmayı öğreten bir eğitim sistemi, şiddetin kökten engellenmesi için önemli bir araçtır.

Bunun yanı sıra, sosyal ve ekonomik yapıların güçlendirilmesi, toplumun şiddet karşısında daha güçlü bir konuma gelmesine katkı sunacaktır. Gençlerin gelecek kaygılarını azaltacak, onların adil ve barışçıl bir toplum düzeninde yaşamasını sağlayacak politikalar uygulanmalıdır. Bu, gençlerin içsel huzurlarını güçlendirerek onları iyiliğe, doğruluğa ve faydalı değerlere yönlendirecektir. Siyasetçilerin sık sık vurguladığı 'iç cephenin güçlendirilmesi' ancak bu tür bir toplumsal iyileşme ve huzur ile mümkündür.

Hep birlikte, şiddetten arınmış bir gelecek için sorumluluklarımızı üstlenmeli ve toplumsal dayanışma ruhunu koruyarak, barış ve huzur dolu bir dünya inşa etmeliyiz. Ancak bu ortak bilinç ve duruş sayesinde, şiddete karşı daha dirençli, daha sağlam bir toplum yaratabiliriz. Bu çerçevede her birimizin, şiddetsiz bir gelecek için yapacağı katkılar, toplumun huzur dolu yarınları için değerli birer yapı taşı olacaktır."

 
Necip Katırağ
Yönetim Kurulu Başkanı